Bahar ve Nihal Candan’ın ortalarında bulunduğu 21 sanıklı dolandırıcılık davasının görülmesine devam edildi
Tanık:
“Bahar herkesten para isterdi, yeni tanıştığı birinden bile”
İSTANBUL – Dolandırıcılık ve cürüm örgütüne üye olmak hatalarından Bahar Candan’ın 44, ablası Nihal Candan’ın ise 24 yıla kadar mahpusu istenen 21 sanıklı dolandırıcılık davasının görülmesine devam edildi.
Onur Apaydın ve İlker Oflu’nun liderliğinde hareket ederek ucuza araç sattığını söyleyip vatandaşları sazan sarmalı sistemi ile dolandırdığı argüman edilen 21 sanıklı çetenin davasının görülmesine devam edildi. Küçükçekmece 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya hakkında 44 yıla kadar mahpus cezası istenen ve geçtiğimiz yıl Eylül ayında tahliye edilen Bahar Candan katılmazken, 24 yıla kadar mahpusu istenen ablası tutuksuz sanık Nihal Candan hazır bulundu.
Nihal Candan ismine açılan düzmece hesaplar nedeniyle bir vatandaş saatlerce darp edilmiş
Duruşmada şahit olarak dinlenen Ebubekir Hoşlar, “Ben reklamcıyım, toplumsal medya hesapları yönetiyorum. Bir arkadaşım vesilesi ile Bahar Candan ile tanıştım. Instagram hesabına giriş yapamıyordu. Ben Bahar Candan’ın toplumsal medya hesabını kurtarıp kendisine verdim. Bahar ile arkadaş kaldık. Bahar ile bir gün bir restorana gittik. Orada bu belgede yargılanan Onur Apaydın ile karşılaştık. Ortalarındaki diyaloglar bana garip geldi. O yüzden tuvalete diye çıkıp büsbütün ayrıldım. Biraz korktum. Nihal ile sevgiliydi o periyot Onur Apaydın. Bana ilerleyen periyotta Onur Apaydın yazdı. Nihal Candan ismine açılan geçersiz hesapları kapatmamı istedi. Ben uydurma hesapları kapattırdım. Para almaya yanına gittim Onur Apaydın’ın. Bana 10 bin TL para verdi. Nihal Candan ismine açılan uydurma hesaplar çoğalmaya başladı. Bunların kapatılması için 1-2 sefer yeniden yardımcı oldum. Onur Apaydın bir gün beni aradı, ‘bu geçersiz hesaplar yeniden açılmaya başladı, bu hesapları kim açıyor gel bir bakalım’ dedi. Esenyurt’ta bir apartmanda görüştük. Onur Apaydın bana ‘bunu sen yaptın 5 dakika içinde uydurma hesabı kaldıracaksın’ dedi. Para kazanmak için düzmece hesap açtığımı düşünüyordu. ‘Ben açmadım uydurma hesapları’ dedim. Onur Apaydın 5 dakika mühletin sonunda bana tokat attı. Beni Onur Apaydın’ın adamları duşa sokarak ıslattılar. Beni daha sonra burada dövdüler. 2 saat beni darp ettiler. Yakından polis siren sesi geldi beni daha sonra bıraktılar. ‘Şikayetçi olursan daha çok üzerine saldırırız’ dedikleri için ve kanıt olmadığı için resmi şikayet başvurusu yapmadım. 1 hafta sonra Onur Apaydın tutuklandı zaten” dedi.
“Bahar herkesten para isterdi”
Mahkeme liderinin Bahar Candan, Onur Apaydın’dan para ister miydi sorusu üzerine şahit Hoşlar, “Bahar genel olarak herkesten para isterdi. Yeni tanıştığı birinden bile para isterdi” biçiminde cevap verdi.
Tutuklu örgüt lideri Onur Apaydın ise SEGBİS sistemi ile bağlandığı duruşmada şahit Güzeller’in anlattığı suçlamaları kabul etmediğini söyledi.
Sanık beyanının akabinde orta kararını açıklayan mahkeme tutuklu sanıkların tutukluluk halinin devamına karar verdi. Duruşma eksikliklerin giderilmesi için ertelendi.
İddianameden
Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede 38 müşteki, 1 müşteki kuşkulu ve Nihal ile Bahar Candan’ın ortalarında bulunduğu 21 sanık yer almıştı. İddianamede tutuklu Gülnihal Çiçek’in tutuklulukta geçirdiği müddet dikkate alınarak isimli denetim koşuluyla tahliye edildiği de aktarılmıştı. İddianamede Onur Apaydın ve İlker Oflu’nun liderliğindeki şebekenin ucuza araç sattıklarını söyleyerek vatandaşları sazan sarmalı sistemiyle dolandırdığı belirtilmişti. Bahar ve Nihal Candan’ın cürüm örgütünün hiyerarşik ve organik yapısı içerisinde yer aldığı iddianamede kaydedilmişti. İddianamenin devamında “Nihal ve Bahar Candan’ın evvelki tarihlerde çeşitli televizyon programlarına uzun müddet katıldığı, ünlü olduktan sonra magazin programlarında da yer aldığı, toplumsal medya platformunda çok sayıda takipçiye ulaşması sebebiyle günümüzde toplumsal medya fenomeni ve ekran yüzü olarak tabir edilen bir sıfatının bulunduğu, münasebetiyle toplumun geniş kısımları tarafından tanınan bir sima olduğu, bu özelliği sebebiyle de hata örgütü tarafından dolandırıcılık aksiyonlarına yönelik düzenlenen özel toplantılarda mağdurların kandırılmasında faal rol oynadığı” ifade edilmişti.
İddianamede örgüt lideri Onur Apaydın’ın örgüt içerisinde ‘gizli muhasebeci ve kasa’ pozisyonunda olan Alisya Bahar Candan üzerinden bankacılık faaliyetlerini gerçekleştirdiği ve elde edilen hata gelirinin aklandığı belirtilmişti.
Öte yandan mağdur temin etme vazifelisi olan kuşkulu Hacı İsrafil Sağlam iddianamede yer verilen sözünde örgüt toplantılarına katıldığını söyleyerek, “Toplantılara üst kademeden herkes katılıyordu. Saha elemanları ve alt kademe asla katılamazdı. Örgütün üst idaresindeki herkes iştirak ediyordu. Toplantıların ikisinde Nihal Candan’ı gördüm. Nihal Candan örgüt lideri Onur Apaydın’ın sevgilisiydi. Öbür şahıslar Nihal Candan’a hürmet gösteriyor ve uzaklıklı davranıyordu. Nihal Candan’ın yanında örgütün iç işleyişine ait bahisler otomobil alım satım işler konuşuldu” formunda beyanda bulunduğu da iddianamede tabir edilmişti.
İddianamede Bahar Candan’ın ‘suç örgütüne üye olmak’ cürmünden 2 yıldan 4 yıla kadar ‘kişinin, kendisini kamu vazifelisi yahut banka, sigorta ya da kredi kurumlarının çalışanı olarak tanıtması yahut bu kurum ve kuruluşlarla alakalı olduğunu söylemesi suretiyle dolandırıcılık’ cürmünden ise 2 kere 12 yıldan 40 yıla kadar olmak üzere toplamda 14 yıldan 44 yıla kadar mahpusla, Nihal Candan’ın ise birebir hatalardan 8 yıldan 24 yıla kadar mahpusla cezalandırılması talep edildi. Öte yandan öbür 20 kuşkulu hakkında ise değişen oranlarda mahpus cezası istenmişti. Bahar Candan 20 Eylül 2024 tarihinde görülen duruşmada tahliye edilmişti.
